Menu

Kelebeğin Hikayesi

Kelebekler doğanın en güzel ve en sevilen yaratıklarıdır. Güneşli bir yaz günü, can alıcı renklerle bezenmiş bir kelebek gördüğümüzde içimize bir mutluluk dolar. Peki dünyada boyları 1,5 ila 30 cm arasında değişen 200.000 farklı kelebek türü olduğunu biliyor muydunuz?

Kelebekler hakkında en dikkat çekici şey, hayatlarının çoğunluğunu bir tırtıl olarak geçirmeleridir. Sürünen, bitkilerin üzerinde yaşayan, bazen bir yaprak veya kuş dışkısına benzeyen bu yaratıklar kağıt inceliğinde rengarenk kanatlara sahip uçan böceklere dönüşene kadar, hiç de ilginç görünmeyebilirler. Acaba kelebekler göründükleri gibi güzel ve dertsizler mi?

Kelebeğin hikayesi bir hayatta kalma hikayesidir. Yumurtadan kelebeğe dönüşüm yolculuğu, doğanın en inanılmaz mucizelerinden biridir. Bütün zorluklara ve sayılarını azaltan düşmanlarına rağmen, savunmasız görünen bu muhteşem canlıların yumurtadan çıkmalarından itibaren gösterdikleri hayatta kalma mücadelesinin ödülü, renkli bir uçuşla geçen kısacık birkaç gündür.

Bulunan en eski kelebek fosilleri 50 milyon yıl öncesine aittir. Böylesine olağanüstü uzun bir zaman soylarını sürdürebilmelerine rağmen, son yıllarda yaşam alanlarında görünen daralma bu güzel canlıların birçok türünün geleceğini tehdit etmektedir.

Biz kelebek çiftliğimizi kurarken özellikle bu noktaya dikkat çekmek istedik. Doğal hayatın devamlılığı kelebek türlerinin azalmadan soylarını sürdürmeleri açısından çok önemli.. Kelebek serasındaki kelebekler doğal hayattan alınmış değiller.Sadece tüm dünyadaki çiftliklerde bulundurulmak üzere özel olarak üretilmekteler. Üretim yapılan köylerdeki yaşayanlar için de önemli bir gelir kaynağı oluşturuyorlar.

thumbnail